Besmele 19 harf
dir. Buda Cehennem Zebanilerinin sayısına denktir. Kim Besmeleyi çok okur, bunu
adet haline getirirse, Allah; okuyanı Zebanilerden korur. Ayrıca okuyanın
rızkını çoğaltır, dünya ve ahirette makam ve mevkisini arttırır. (Okuyacak kişi
haram yememiş ve tam bir itikat ile şüphe duymadan, kalben inanarak, abdestli
olarak okuması gerekir.)
Besmeleyi
günlük hayatta dilinden hiç düşürmeyenin Allah ölüm acısını hafifletir, kabir
sorularını basitleştirir, kabir azabından korur, hesabı kolay ve zahmetsiz olur.
Besmeleyi, kişi
yatmadan abdestli olarak 21 kere okursa, o gece; şeytan, cin, insan şerrinden,
yangından, zelzeleden ve eceli gelmemişse ani ölümden emin bir şekilde uyur.
Gece boyunca güven içinde olur.
Besmele saralı birinin sağ kulağına 41 defa okunursa
saralı kişi kendine gelir.
Besmele
zalim ve adaletsizlik yapan hakimin yüzüne karşı 50 defa okunursa, okuyana
karşı hakim baş eğer, hakimin şerrinden güven içinde olur.
Besmele
halis bir niyetle 70 defa yağmur yağması için okunursa yağmur yağar.
Besmele 100
defa büyülü veya ağrı çeken birine hergün okunursa Allah büyüyü ortadan
kaldırır, ağrıyı geçirir.
Bir arzusu,
isteği olan Besmeleyi 113 defa cuma günü hatip mminberde iken okur ve hatible
dua eder ve isteğini talep ederse arzusu yerine gelir.
Besmele 313
defa pazar günü güneş doğarken, abdestli olarak, kıbleye yönelerek okur ve 100
defa Peygamber Efendimize S.A.V. salatü selam okursa; okuyanın rızkı artar ve
bollaşır.
Besmeleyi
787 defa isteğinin olması, düşmanlarından kurtulması, bir musibetin kalkması
için niyet ederek okunursa istek yerine gelir.
Besmele oruçlu
olarak 787 defa kimsenin olmadığı yerde, kıbleye yönelerek okunur ve buna 7 gün
devam edilirse okuyan istek ve arzusuna kavuşur.
Besmele 40
gün sabah namazının ardından kalkmadan 2500 defa okunursa, okuyanın kalb gözü
açılır, esrar ilimlerine vakıf olur.
Besmeleyi günde
1000 defa okuyanın hem dünyada, hemde ahirette Allah ihtiyaçlarını yerine
getirir.
Besmeleyi
hergün sabah ve gece 1000 defa okumaya devam eden; sıkıntıdan, üzüntüden ve
hatta hapisten bile kurtulur.
Besmeleyi
12000 defa okuyup, her 1000 de 2 rekat namaz kılıp ihtiyacını dilerse, isteği
yerine gelir, ihtiyacı karşılanır.
Güneş
doğarken güneşe karşı oturup 300 defa besmele, 300 defa salavat getiren her
işinde başarılı olur ve rızkı çoğalır, bereketlenir.
Besmeleyi 786 defa
bir bardak suya okuyup, muhabbet ve sevgisi istenilen kişiye içirilirse, içenin
kalbinde okuyana veya niyetine okunana karşı sevgi ve muhabbet meydana gelir.
Besmeleyi
786 defa bir bardak suya okuyup 7 gün sabah güneş doğarken içilirse içen
kişinin zihni açılır, unutkanlığı gider.
40 Gün riyazet
ederek, tam bir itikat ile sabah namazının ardından 2500 defa besmele okuyan
kişi ilim sahibi olur, herşeyi rüyasında görür ve bazı sırlara vakıf olur.
Besmeleyi
gece yarısı 786 defa 7 gece okursa maksadı ve isteği gerçekleşir.
14 gün riyazet
ederek (hayvansal ve koku verici gıdalardan uzak durarak, insanlardan uzak
tenha bir yerde ara vermeden oruç tutarak) her vakit namazının ardından 1000
defa besmele okumaya devam eden kişi kudsi ruhlarla konuşur, onlardan
istediğini sorup öğrenebilir.
Hastanın şifa
bulması için, hastaya 1000 defa besmele okunur. Ardından 1000 defa Fatiha
Suresi okunur. 1000 defa Salavat getirilir ve hastanın şifaya kavuşması için
dua edilir.
786 defa 7
gün ara vermeden Besmeleyi okuyup isteğini, maksadını Allah’dan dileyenin
isteği yerine gelir.
Bir maksadı,
bir arzusu, isteği olan kişi temiz ve tenha bir yerde kıbleye yönelerek 1000
Besmele okur, sonra 2 rekat namaz kıldıktan sonra “Allahümme salli ala
seyyidina Muhammedin ve ala alihi ve eshabihi ecmaiyn” diyerek isteğini,
maksadını talep eder ve sonra 1000 defa besmele okuyup tekrar 2 rekat namaz
kılıp ardından tekrar selatü selam okuyarak dua eder bu şekilde tekrar ederek
12000 besmele ve 11 saltü selam okuduktan sonra isteğini Allah dan niyaz ederse
maksadı ve isteği gerçekleşir.
Borçlu olan
veya rızkı dar olan kişi ceylan derisi üzerine; safran, misk ve gül suyu
karışımı mürekkep ile besmeleyi yazıp öd ve anber ile tütsüledikten sonra
üzerinde taşırsa yokluktan ve darlıktan kurtulur.
Cam bardak içine
40 besmele yazıp, zemzem suyu doldurup hastaya içirilirse hasta şifaya kavuşur.
Çocuğu olmayan
veya sürekli çocuk düşüren bir kadın ay başı adetinden temizlendikten 3 gün
sonra 110 defa besmeleyi bir kağıt üzerine yazıp üzerinde bulundurur ve o nüsha
üzerinde iken ilişkiye girerse o kadın hamile kalır. Çocuk dünyaya gelinceye
kadar besmele yazılı nüshayı üzerinde taşırsa zorluk çekmeden çocuk sahibi
olur. (eşinin düşük yapması sonucu çocuğu olmayan adam bir kağıt üzerine 60
defa Besmele yazıp üzerinde taşırsa çocuğu yaşar.)
Tarlanın verimini
ve bereketini arttırmak için bir kağıda 101 Besmele yazılır ve tarlaya
gömülürse hem bereketr hasıl olur, hemde afetlerden korunur. Yetişme devresi
zarara ve afete uğramadan tamamlanır. Meyvesi, sebzesi güzel ve bol olur.
Besmele 81
defa yazılıp uykusunda korkan çocuğun boynuna asılırsa korkusu kalmaz.
Besmele 35 defa
yazılıp eve veya iş yerine asılırsa o yerin bereketi artar. İş yerinin kazancı
çoğalır. Cin, şeytan şerrinden, yangından ve kem gözlerden korunmuş olur.
Besmeleyi 1000
defa bir kağıda yazıp üzerinde taşıyan düşmanlarına korku salar, dostları
yanında sevgi ve saygısı artar. Halk arasında şerefli ve saygı duyulan bir kişi
olur.
Besmele 70 defa
ölünün üzerine okunursa kabir azabı hafifler, Münker ve Nekir in sorularında
zorluk çekmez.
Besmele kurşun
üstüne 3 defa yazılıp balık avlamak için kullanılırsa balık avı bereketli olur.
Besmele mavi bir
parça üzerine yazılıp bir ucunu yakarak cin zulmune uğramış kişiye koklatılırsa
cinni konuşturulur.
Besmele
sığabildiği kadar bir kaba yazılıp, içine su doldurup saralı bir kişinin
üzerine dökülürse onun şeytanı yakılmış olur.
Besmeleyi
kapısının üzerine yazan kişi helaktan emin olur.
Besmeleyi 600 defa
bir kağıda yazıp üzerinde taşıyan kişi; insanlar arasında heybetli olur, hürmet
görür.
Besmeleyi 625 defa
bir kağıda yazıp taşıyan kişiye kimse kötülük yapamaz, zarar veremez.
“Ağaçlar kalem,
denizler de mürekkep olsaydı; cinler ve insanlar toplanıp meleklerle birlikte
bir kitap hazırlayıp Bismillâhirrahmânirrahîm’in manasını yazmaya başlasalar ve
buna iki milyon yıl devam etmiş olsalardı onun yüzde birinin mânasını yazmaya
güç getiremezlerdi.”(Risalei Besmele, Sırlar Hazinesi, C.Yıldırım, s.304)
“Kul,
Bismillâhirrahmânirrahîm deyince, cennet ehli “Lebbeyk ve Sa’deyk=Buyur seni
bekliyoruz, saadetle gel” der ve şunu ilâve eder: “Allah’ım! Falan kulun
Bismillâhirrahmânirrahîm dedi. Allah’ım! Onu cehennemden çıkar, cennetine koy.”
(İbni Ebî Dünya)
“Kıyamet günü bir
kavim, Bismillâhirrahmânirrahîm diyerek gelir; onların iyilikleri
kötülüklerinden daha ağır basar. Diğer ümmetler bu kavmin bu durumunu görünce,
“iyilikleri ne de ağır basıyor!” derler.”
Çünkü onların ilk
sözü ve sözlerinin başı, Bismillâhirrahmânirrahîm’dir. Bu da Allah’ın büyük
isimlerindendir. Eğer bu isim terazinin bir kefesine, yerler, gökler ve
içindekiler de diğer kefesine konulsa, Bismillâhirrahmânirrahîm ağır gelir.
Cenâb-ı Hak Besmele’yi bu ümmet için her türlü belâdan güven yapmış, kovulan
şeytandan koruyucu kılmış, her türlü hastalığa şifâ yapmış, yere batmaktan,
yangından, başka şekle girmekten koruyucu etmiştir. Bütün bunlar Bismillah’ın
bereketiyle sunulmuştur. (Havâssı’l-Kur’an)
Tefsir-i Kebir’de
Ebû Hureyre (r.a.)’den yapılan rivayete göre Resûlüllah Efendimiz(s.a.v):
“Ya Ebâ Hüreyre!
Abdest aldığın zaman Bismillâhirrahmânirrahîm de… Seni koruyan melekler (Hafaza
melekleri) abdestin bitinceye kadar senin için iyilik ve sevap yazarlar.
Gusledinceye kadar buna devam ederler. Bu temastan sana bir çocuk olursa, o
çocuğun nefesleri sayısınca sevap yazılır. Onun adımları sayısınca ya da ondan
türeyip gelenler sayısınca hasenat yazılır. Hiçbir kimse o nesilden
kalmayıncaya kadar bu sevap yazması sürüp gider” buyurdu.
Besmelesiz Her İşe
Şeytan Ortak Olur.
Kâinatın Efendisi
Sevgili Peygamberimiz (s.a.v)buyurdu ki:
“Hiçbir kimse
yoktur ki evine girmek istediğinde şeytan ona talip olup içeri girmek
istemesin. Ama evine girerken Bismillâhirrahmânirrahîm derse, şeytan artık
ümidini kaybedip şöyle der: Bu eve girmem için bir imkan kalmadı! Evde
kendisine yemek takdim edilince de Bismillâhirrahmânirrahîm derse; şeytan artık
bu evde benim için yiyecek bir şey kalmadı, diye söylenir. Kendisine su yada
şerbet (içecek) takdim edildiğinde, Besmele çekerse; şeytan, burada artık bana
bir içecek yoktur, der. Yatağına uzandığında yine Besmele çekerse, şeytan,
benim için artık burada bir yatak kalmadı, der. Ama evine girerken Besmele’yi
terk edecek olursa, onunla birlikte şeytan da içeri girer. Yemek yerken terk
edecek olursa, şeyten da onunla birlikte yer. Bir şey içerken terk edecek
olursa, şeytan da onunla birlikte içer; ondan önce ağzını bardağa dokundurur.
Karısıyla cinsi temasta bulunurken yine Besmeleyi terk edecek olursa, şeytan da
onunla birlikte temasta bulunur; böylece doğan çocuğun bir kısmı onun
(şeytanın) suyunun karışmasıyla oluşur; çocuklardan bir kısmı kör, bir kısmı
şaşı, bir kısmı topal, bir kısmı Hak yolundan çıkmış, bir kısmı Hakk’ı inkâr
etmiş olur. “
Bu ve buna benzer
konularla ilgili olarak Cenâb-ı Hak Kur’an-ı Kerim’de buyumuşturki:
” İsra/62- “(Yine İblis) dedi ki:
” İsra/62- “(Yine İblis) dedi ki:
“Şu benden üstün kıldığını
gördün mü? Yemin ederim ki, eğer beni kıyamet gününe kadar ertelersen, pek azı
hariç, onun zürriyetini kendi buyruğum altına alacağım.”
İsra/63- “Allah
buyurdu ki: “Haydi git! Onlardan kim sana uyarsa, şüphesiz ki, cezanız
cehennemdir, hem de mükemmel bir ceza. “
İsra/64- “Onlardan
gücünün yettiğini yerinden oynat. Atlıların ve yayalarınla onların üzerine
yaygarayı bas! Mallarda ve çocuklarda onlara ortak ol! Ve onlara vaadlerde
bulun.” Fakat şeytan onlara aldatmadan başka bir şey vaad etmez.”
İsra/65- “İnne
ıbâdî leyse leke aleyhim sültânün. Ve kefâ birabbike vekîle (n) “Doğrusu benim
(ihlaslı) kullarım üzerinde senin hiçbir hakimiyetin olmaz. Onları koruyucu
olarak rabbin yeter. “(İsra Suresi-65)
Cafer Bin Muhammed
diyor ki: “Şeytan, adamın tenâsül âleti üzerinde bulunur. Adam bismillah
demeden karısıyla temasta bulunursa, şeytan da onunla birlikte temas yapar ve
onun akıttığını o da akıtır.”
Rivayete göre, bir
adam İbni Abbas (r.a.) hazretlerine gelerek dedi ki:
_ Karım uykusundan
uyandığında tenasül uzvunun üzrerinde ateş pırıltısına benzer bir pırıltı
görmüş; buna ne dersiniz?
_ O, şeytanın
onunla münasebette bulunmasından oluşmuştur. Karınla münasebette bulunurken
Bismillah de… Diye cevap vermiştir.
Eski Türk
Töresi’ne göre iyilik insana ananın ak sütü ile girmelidir. Yani çocuk, anne
rahmine besmele ile düşmeli ve anne rahminde iken ve doğduktan sonra helal
lokma ile beslenmelidir. İslâmi devirlerle birlikte Türkler çocuğun besmele ile
anne rahmine düşmesine büyük bir önem vermişlerdir. Hatta tabiatı, huyu bozuk
çocuklara “besmelesiz” denilmiştir.
BESMELE’NİN ANLAMI
Rahmân ve Rahîm
olan ALLAH’ın adıyla başlar ve ancak Ondan yardım dileriz Ezelden ebede her
türlü hamd ve övgü, medih ve minnet, Âlemlerin Rabbi olan ALLAH’a mahsustur.
HERŞEY ALLAH’I
TESBİH EDER
Besmele ALLAH’a
uzanan manevî bir hat ve irtibattır Bu duaya insanlar, hayvanlar ve bitkilerden
tutun, cansız varlıklara kadar her şey iştirak etmektedir Zira Kur’ân-ı
Kerîm’deki “O’nu hamd ile tesbih etmeyen hiçbir şey yoktur Ama siz onların
tesbihini anlamazsınız” (İsrâ sûresi, 17/44) âyeti, bu hususu ortaya
koymaktadır.
BESMELE BİR
ANAHTARDIR
Besmele, dinî
açıdan da İslâm nişanını gösteren bir definenin anahtarıdır Çünkü “Rahman ve
Rahîm olan ALLAH’ın adıyla başlarım” diyerek, yapacağımız işlerin gerçek faili,
yaratanı olmadığımızı, bizi de fiillerimizi de yaratan bir güç ve kudrete bağlı
bulunduğumuzu, ancak O’nun müsaadesiyle işe başlayabileceğimizi, yapacağımız
her şeyi O’nun için yapmamız gerektiğini ilan ederiz.
İNSAN BESMELEYLE
YÜKSELİR
Besmeleye devam
etmek ve ona karşı hürmet ve saygı göstermek, kişinin dünyevî ve uhrevî
yükselmesine vesiledir Meselâ ilk devir sûfîlerinden olan Bişr el-Hâfî’nin
(ö227/841) seyr u sülûku ve seyr u sülûktaki mertebesi şu hadiseye dayanmaktadır:
O, yolda bulduğu ve üzerinde “Besmele” yazılı bir kâğıdı itina ile
temizledikten sonra levha haline getirerek muhafaza etmiş, bunun üzerine rüyada
bir ses kendisine, besmeleye karşı bu hürmetinden dolayı adının dünya ve
ahirette saygın kılındığını bildirmiş, böylece Bişr, zühd ve takvada zirveye
ulaşmıştır (Ebu Nuaym, 8:336) Bişr el-Hafî, kaç asır sonra günümüzde bile
bilinen, hayır ve sena ile anılan evliyâdandır.
BESMELE MANEVİ BİR
BAĞ VE DUADIR
Netice olarak
besmele, dünyevi kapıları açan, âdetleri ibadete çeviren (yemek yerken, su
içerken vs de çekilen besmeleler gibi) sihirli bir anahtardır Besmele, aynı
zamanda ALLAH ile kul arasındaki irtibatı sağlayan manevi bir bağ ve duadır.
0 comments :
Yorum Gönder