21 Mart 2016 Pazartesi

Mevlanadan Sözler


Dediler ki: Gözden ırak olan gönülden de ırak olur. Dedim ki: 
Gönüle giren gözden ırak olsa ne olur.. 

Eden Kendisine Eder Yapan Bulur ve Çeker Unutma ! Kazanmak Koca Bir Ömür İster Kaybetmeye İse Anlık Gaflet Yeter !


Herkes dışını süslerken, sen içini, kalbini süsle. 

Herkes başkasının ayıbını araştırırken, sen kendi ayıplarınla meşgul ol!


Her şey üstüne gelip, seni dayanamayacağın bir noktaya getirdiğinde, sakın vazgeçme! Çünkü orası kaderinin değişeceği yerdir..!


"İnsan; sözünü yağmur gibi yumuşakça indirmeli kulaklara,

Kırıp dökmemeli, damla damla söylemeli, ince ince sevmeli "


Çalınan her kapı açılsaydı;

Ümidin, sabrın ve isteğin derecesi anlaşılmazdı.


Bilmiyorum, sen güneş misin, Zühre yıldızı mısın? Yoksa ay mısın?

Aşkla başı dönmüş bu deliden ne istiyorsun, bilmiyorum. 


Bana harflerden ve kelimelerden arınarak gel... 

Kalıplardan kurtul, kâlbinle gel...Kâlinden sıyrıl, hâlinle gel"... 
İster bu âşk'ın 'Sen' hâli, ister 'Ben' hâli olsun... 
Geldiğin zaman; ne 'Sen' ne de 'Ben' olmayacağız burada...
O hâlde sadece gel...İster 'Sen'inle gel...İster 'Sen'siz...Yeter ki gel ...!


Gel, dostum gel artık yeter..!

Yarına senedimiz yok ki..!
Yarın gelirim dersin..!
Ya senden evvel gelecek ecelse..!
Ya şu sevgiye aç yüreğim,
Bir lokma doymadan aç acına ölecekse..!
Gel, gözümün nuru..!
Gel, sevgimin bereketi..!
Gel, yüreğimin duası..!


İncittiğiniz insanın ve kırdığınız gönlün
bedduasından korkun. . . 

Ey Gönül..!
İlle de birini seveceksen, dışını değil içini seveceksin..
Gördüğünü herkes sever ama sen asıl görmediklerini seveceksin..
Sözde değil özde aşk istiyorsan şayet; ”ten”e değiL, ”can”a değeceksin…


Sevdiklerinize "gül" verin. Gülünüz yoksa "gülüverin'


Geceyi yaratmasaydı Allah, bu millet kazanma hırsından kendini
helak ederdi.
Sıkıntılar gecedir. Dinlen, kederlenme. Sabah elbet olacak..


Mum olmak kolay değildir ! Işık saçmak için önce yanmak gerekir...


Seni ruhuma cemre diye damlatmadıktan sonra ben bu bedende neyleyeyim? Aşk da sen, hasret de sen, ben de sen…


Dünya baştan başa dikenlerle dolu olsa,
Yine de âşığın gönlü tamamıyla Gül bahçesidir.


Öfke rüzgar gibidir bir süre sonra diner;
Ama birçok dal kırılmıştır bile!


Sen gönlümün yüküsün, omzumun değil... Sen canıma yarasın, tenime değil... Yürekte taşınan sırta ağırmı gelir


Neden duasız bırakıyorsun dilini?
Kapıyı çalmadan, açılmasını bekleyenlerden misin yoksa? 


Aşkının varlığında öyle yok oldum ki,
O yokluk binlerce varlıktan daha hoştur..


Eğriyi kendinde arayan doğruyu kalbinde bulur .
Aşkına emekle yürüyen dermanı derdinde görür..


Gün olur “Aşk” için gereklidir ağlamak.
Sakin nehirken ansızın güldür güldür çağlamak..
Alev alev yanar iken yüreği susarak dağlamak.
Çaresiz kalıp, Çare için hakka karşı el bağlamak...


Diyorsunki; "Ben sana gönlümü verdim." İyi de gönül dediğin nedir ki ey sevgilim...? Ben sana hiç gönlümü verirmiyim! Çünkü gönül dediğin toprağa girince toz olur, toprak olur. Ben sana ruhumu veririm. Çünkü ruhum sende sonsuzluk olur!


"Ney 'le konuştum,dedim,bana derdini söyle. 
Kim ağlatır seni,bu feryat nedir böyle? 
Dedi:O sevgiliden ayrı düştüm,üzgünüm 
Gayri geçmez alemde benim feryatsız günüm. 


Görmeden SEN'i isteyen gönlüm ...
Görünce nasıl dayansın...


"Ya kırdığın gönlü Allah seviyorsa? 
Bilemezsin,bilseydin ödün kopardı; Dokunamazdın..."


Aşkının varlığında öyle yok oldum ki,

O yokluk binlerce varlıktan daha hoştur.


Seni bağrıma değil, bağrımı ve başımı ayağının altına bastım. 

Gözüm toprak olacak, ama gönlüm daima aşk kokacak...


“İnsan, sözünü yağmur gibi yumuşakça indirmeli kulaklara;

Kırıp dökmemeli, damla damla söylemeli, ince ince sevmeli..”


Benim hayatımın gecesinde

Şu güneş gibi yirmi tane güneş doğsa da,
Karanlık gecemi aydınlatmaya çalışsa,
Sen gelmedikçe seher olmaz sevgili..


Senin uykuyla geçirdiğin gecenin, benim uykusuz ve feryâdlarla geçen gecemden haberi var mı?


Gönül, dert ile yandı;

Derdimi paylaşacak bir dost yok.
Çok yer gezdim hüznümü azaltacak bir kişi yok.
''Ben yârinim''diyen çok amma gerçek vefalı bir yâr yok..


Gönlünde olanı benden gizleme ki;

Benim gönlümdeki de ortaya çıksın !!!


Ey benim yüreğimin nazlı çiçeği.. Barışın ellere, küsün bana mı?

Sana kim öğretti böyle sevmeyi. Bayramın ellere, yasın bana mı?..

Kar taneleri ne güzel anlatıyor,
Birbirlerine zarar vermeden de yol almanın mümkün olduğunu.


Bilmeyen ne bilsin seni; gamlanma deli gönül. 

Gönülden anlamayana, bağanma deli gönül.


Gönlümdesin, cânımdasın, îmânımsın...İçimdeysen ancak ben dirilirim..Bir cân ne demek, sen benim yüz cânımsın.


Gülene neden gülüyorsun diye sorulmaz, ama ağlayana neden ağladığı sorulur. Sen de dualarında ağla ki, Rabbin sebebini sorsun...


"Aşığın hikâyesini durmaksızın feryat eden bülbüle değil, sessiz sedasız can veren pervanelere sor.."


Sen benim gönlümde oldukca,Yemendede olsan benim yanımdasın... Eğer sen benim gönlümde değilsen, yanımdada olsan Yemende sayılırsın. . . 


Her yalnız aşık değildir; ama her yanmış aşkın kuyusunda yalnızdır. 

Ateşinden değil ateşsizliğinden yanmışım diyorum. 
Ey aşkın sesi, nefesi gel bir an evvel. 
Dinsin artık kıyametin gürültüsü.


"Bir insanın nasıl güldüğünden terbiyesini, neye güldüğünden ise zekâsını ve seviyesini anla!"


İnsanlar senin kalbini kırmışsa üzülme. Allah, “Ben kırık kalplerdeyim.” buyurmadı mı ?


Ey sevgili...

Senden selam gelmeyen sabah... Ne karanlık bir sabahtır... 
Senin tatlı sözlerini işitmediğim gün ne acı bir gündür...


Söz vermek bir mana ise "Sözü Tutmak" bin bir mana.. Herkes söz vermesini bilir ama "Şeref" yürekli olana...


Öfke rüzgar gibidir bir süre sonra diner;

Ama birçok dal kırılmıştır bile!


Hangi tohum toprağa atıldı, ekildi de tekrar bitmedi; vakti gelince topraktan filizlenme­di? Niçin insan tohumu hakkında yanlış bir zanna düşersin?


Aşıkların gönüllerinin yanışıyla gözyaşları olmasaydı, 

dünyada su da olmazdı, ateş de. 


"Hiç düşündün mü Yakup (a.s) neden Yusuf (a.s) ile imtihan edilmişti? Çünkü Yakup (a.s) en çok Yusuf'u (a.s) sevmişti ve kişi daima en çok sevdiği ile imtihan edilirdi.."


Aşk abdest gibidir, şüpheye düşersen bozulur. 

Sen adanmışsan ve bu uğurda yanmışsan; 
AŞK, seni zaten gelir bulur.


Sen gönlümün yüküsün.

Omzumun değil.
Sen canıma yarasın, tenime değil..
Yürekte taşınan sırta ağır gelir mi?


Üzülme, ırmağa deniz, denize okyanus sığmaz..

" Aşık " olmayana anlatsan da " Ben" "Sen" anlamaz..
Hakka ulaşmak için yoldur desen kimse inanmaz..
Gönlünde zerre-i miskal şems olmayan, Yanmaz, Yanamaz..


Dilsiz dudaksız sözler söyleyeceğim sana
Bir şeyler anlatacağım , bütün kulaklardan gizli
Ve herkesin orta yerinde konuşsam da..
Senden başka duyan olmayacak söylediklerimi


Gönlünde olanı benden gizleme ki ;
Benim gönlümdeki de ortaya çıksın..


Ey sevgili ....! 
Güneşte benden uzakta ayda...! 
ama hiç bir sabahım güneşsiz... hiç bir gecem aysız geçmiyor ....
Tıpkı yüreğim senden vaz geçmediği gibi.


Sopayla kilime vuranın gayesi, kilimi dövmek değil, tozu almaktır. Allah sana sıkıntı vermekle tozunu, kirini alır. Niye kederlenirsin


Arayan sen ol, bulan sen;

tanıyan sen ol, kucaklayan yine sen !
Kula vefası olmayanın Hakk’a vefası olmaz !


Ey gönül!

Anlamayanlar seni üzerler, rahatsız ederler;
hatta seni deli, divane ederler, elini ayağını bağlarlar.
Sen içi tatlı, özlü bir yemişe benzersin, 
bu yüzden 
seni hep kırarlar…


Ey gönül!

Anlamayanlar seni üzerler, rahatsız ederler;
hatta seni deli, divane ederler, elini ayağını bağlarlar.
Sen içi tatlı, özlü bir yemişe benzersin, 
bu yüzden 
seni hep kırarlar…


"Ben bir balığım, aşk ise daldığım bir derya..

Aşktan gözlerim yaşlı olsa da o derya göz yaşımı nereden bilir?
Başımı o denizden çıkarayım desem,
balığım ya nefesim kesilir.."


‘Aşık sevgilisinden başkasını

seyre dalarsa, aşk değildir.
Bu,boş bir sevdâdir.’


Söz, etkisiz ise, ya dinleyenin kalbi kararmıştır veya söyleyen, söylediğini yaşamıyordur.


Söz vermek bir mana ise "Sözü Tutmak" bin bir mana.. Herkes söz vermesini bilir ama "Şeref" yürekli olana...


"Herkes, giden sevgilisinin ardından 'yanıldığım' derken,

ben hep sana 'yandığımsın' diye seslendim... 
Sen biliyorsun ki bu yüreği taşıyan, yaktığından çok yandı..." 


Neden duasız bırakıyorsun dilini? 

Kapıyı çalmadan, açılmasını bekleyenlerden misin yoksa?


Neden duasız bırakıyorsun dilini? 

Kapıyı çalmadan, açılmasını bekleyenlerden misin yoksa?


Bir mum diğerini tutuşturmakla,

Işığından bir şey kaybetmez...!


Güzelim, ben aşığım, sen de sevgilisin.

Benim her sözümden incinmemen gerekir.
Benden aldığın gönlümü ya geri verirsin veya aşıklığımdan ötürü,
ne yaparsam katlanırsın... 


Ey kırık gönülleri sevindiren sevgili...

Gamından neler çektiğimi bana sorma,
Gözlerimin içine bak, elini gönlümün üstüne koy, o söylesin...


Mevlanaya sormuşlar. 

Sevgili nasıl olmalı? 
Dayanılmaz olduğun zamanlarda bile sana dayanmalı.

0 comments :